Co-working Alanları: Ben de Parçasıyım!

Geçen haftaki yazımızda bahsettiğimiz üzere co-working alanları verimliliği arttırırken aynı zamanda dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilirler ve siz de bunun bir parçası olursunuz. Sadece bir alanda çalışarak çevreye ve insanlara nasıl yardım ettiğinizi anlamak zor olabilir. Hatta belki bu size anlamsız bile gelebilir. Çünkü neden bir çalışma alanında bulunduğunuz ve kira ödediğiniz için dünyayı daha iyi bir yer haline getirmiş olasınız ki? İşte bunun cevabını size en iyi Archerson verir! Çevreyi korumanın önemini sık sık vurgulayan Archerson, sahip olduğu her lokasyonda geri-dönüşümün önünü açarak sıfır atık projesine destek oluyor. Orta-uzun vadede tamamen yenilenebilir enerji kullanmaya hazırlanmasının yanı sıra çevreye dikkat çekmek adına projeler dizayn eden Archerson “her zaman daha fazlası yapılabilir” diyerek bu çabasının sona ermeyeceğini belirtiyor. Bu da başlığımızın ne anlama geldiğini açıkça anlatıyor. Sadece co-working alanlarında çalıştığınızı sanıyorken aslında siz de Archerson sayesinde bu aksiyonun parçası haline geliyorsunuz. Belki fark etmeden de olsa, ne zaman kağıt atığınızı mavi kutuya atsanız çevreye iyilik yapmış oluyorsunuz. Belki evde de atıklarınızı ayrıştırmak için farklı atık kutularınız olsaydı ya da parktayken yahut sokaktayken sadece bu atık kutularını görseydiniz ilk tepkiniz atıklarınızı ayrıştırmak olacaktı. Bu eylemi Archerson’da gerçekleştiriyorsunuz çünkü Archerson’da size alternatif sunuluyor ve sonuç olarak çevreyi koruyorsunuz. Yani, siz de bunun bir parçası haline geliyorsunuz. Etki alanı çevreyle sınırlı kalmayan Archerson pandemi etkisi sebebiyle sanatını icra ederken zorluk yaşayan sanatçılara destek olabilmek ve genel olarak sanatçıların eserlerini kamuyla buluşturabilmek adına yaşadığı sıkıntılar için alternatif alanlar sunabilmek için oluşturulmuştur. Kadıköy Archerson köşkünde başlatılan sergi ulaştığı başarı ve gelen talepler üzerine Acarkent lokasyonuna taşınmıştır. Başladığı günden beri gerek sanatçılardan gerek üyelerinden aldığı yorumlarla bu tarz etkinliklerin önemini bir kez daha vurgulamış olan Archerson, sadece sanatçılar için de değil, günlük çalışma saatleri sebebiyle sanatla buluşamayan beyaz yakalıları sanatla buluşturmak adına “Ofiste Sanat” etkinliklerini sürdüreceğini söylemiştir. Peki siz nasıl bunun bir parçası olmuş oluyorsunuz? Öncelikle projenin öncelikle amaçlarından biri olan sanatçıların eserlerini insanlarla buluşturma gayesi sizin sayenizde karşılanmış oluyor. Sergiyi gezerek sadece bu projeden yararlanmış olmuyor aksine buradaki varlığınız sebebiyle böyle bir projenin var olmasını sağlıyorsunuz. Ayrıyeten eserleri satın alarak sanatçıların motivasyonunu arttırıp sanata destek oluyorsunuz ki bu da projenin öncelikle amacının karşılanması anlamına geliyor. Sergiden bahsettiğimiz yazımız için tıklayınız.   Son olarak 43. N Kolay İstanbul Maratonunda Türk Eğitim Derneği adına koşan Archerson, maddi olanakları kısıtlı öğrencilere burs sağlamak adına tüm personeliyle birlikte koşuyor. Peki siz bunun nasıl parçası oluyorsunuz? Archerson Kurumsal Koşu Takımı oluşturduktan sonra bu hedefi destekleyebilmek adına üyelerimize mail atıldı. Kampanyaya destek vererek bu anlamlı koşunun bir parçası olan üyelerimiz bizim kendimize güvenip böylesine bir kampanyayı oluşturma sebebimizdir. Sonuç olarak, eğer co-working alanında çalışan bir bireyseniz, yaptığınız seçime göre içinde bulunduğunuz topluluk sayesinde sizden daha büyük iyiliklerin içinde yer alabilirsiniz. Siz de parçası olabilirsiniz!