Bireylerin çalışırken verimli olması sadece bireyin kendisine değil, etrafındaki çevresel etkenlere de bağlıdır. Ses, ışık, koku, ergonomi gibi faktörler bireylerin verimini etkiler. Kişinin verimli olabileceği asgari ihtiyaçları sağlamadan başarı beklemek anlamsızdır. Peki bu durumda verimlilik ve ortak çalışma alanları arasındaki ilişki nedir?
Ortak çalışma alanları çeşitli sektörlerden farklı insanların bir araya gelerek aynı ortamda kendi işleriyle ilgilenebilecekleri bir çalışma düzenidir. Eğer benzetme yapacak olursak, üniversitenin öğrenci çalışma merkezlerini örnek olarak kullanabiliriz. Farklı departmanlarda bulunan öğrenciler bir araya gelerek sessiz ve uygun bir çevrede kendi derslerine çalışırlar.
Bu benzetme üzerinden devam edecek olursak, insanların işlerini yapmak için kendi ofisleri yerine neden ortak çalışma alanlarını tercih ettiğini açıklayabiliriz. Üniversitede çalışmak için neden kendi odamızda, evde çalışmak yerine kütüphanelere ve öğrenci merkezlerine gittiysek aynı sebeplerle ve daha fazlası için ortak çalışma alanlarını seçiyoruz. Çünkü daha verimli çalışıyoruz.
Motivasyonunuzu Arttırabilir!
Hayal edin, sizce etrafınızdaki insanlar çalışırken mi çalışmak için daha fazla motivasyonunuz olur yoksa kendi odanızda yatağınız gözünüzün önündeyken mi? Ya da bu yazı için ofisinizde yalnız başınıza hiç bakmak istemediğiniz dosyalarla yalnız başınızayken mi? Bizce cevap çok basit!
Ortak çalışma alanlarındayken, bu alanların içinde yer alan özel ofislerde bile çalışsanız, işiniz için daha fazla konsantrasyona sahip olursunuz. Etrafınızda çalışan insanları görmek sizi de çalışmaya iterek aslında verimliliğinizi arttırır. Mola verdiğinizde bile diğer insanlarla sosyal etkileşim içinde bulunarak günün stresinden daha kolay uzaklaşabilir molanızın bile daha verimli olmasını sağlayabilirsiniz. Bildiğiniz üzere insanlar sosyal varlıklardır ve iş hayatımızın yoğunluğu bazen varoluşumuzun aksine bizi yalnız kalmaya itebilir. Fakat ortak çalışma alanlarında çalışarak istediğiniz zaman sosyal etkileşimlerde bulunabilir ve hatta sosyal çevrenizi genişletebilirsiniz.
Verimlilik ve ortak çalışma alanları arasındaki ilişki bununla son bulmaz. Düşünün ki kendi ofisinizde çalışıyor ve aslında ekstra motivasyona ihtiyaç duymuyorsunuz. Fakat yine de kendi ofisinizde çalıştığınız için aslında ofisiniz için de çalışmanız gerekiyor.
Ofis İçin Çalışmak Ne Demek?
Şöyle ki, bir ofiste bulunmak için o ofise belli başlı yatırımlarda bulunmak zorundayız. Öncelikle ofisimiz için mobilyalar almak hatta sık sık müşterileriniz ziyarete geliyorsa kaliteli ve profesyonel bir ortam oluşturmak adına dekorasyon için profesyonel hizmet almak zorunda olursunuz. Bunun dışında ofis gereçleri, tükettiğiniz mutfak ihtiyaçları, temizlik malzemeleri gibi sürekli çıkacak giderlerle uğraşmak ve sadece maddi olarak değil bunların takibini yapmak zorunda olduğunuz için zamanınızı harcamış olursunuz. Kira, faturalar ve personel giderlerinizi de eklersek sanıyorum ki işinize harcayabileceğiniz tüm o para ve enerjiyi başka şeylere harcıyor olursunuz.
Fakat eğer ortak çalışma alanlarında çalışırsanız, bunlarla uğraşmanız gerekmez. Çünkü ortak çalışma alanlarında yaptığınız kontrat doğrultusunda tüm bu hizmetler sizin için sağlanmış olur. Faturalar, personeller, ofis ya da mutfak gereçleri, çıkabilecek tadilat ihtiyaçları gibi şeyleri hiç düşünmeden hatta kargolarınızı almak ve çağrılarınızı not etmek gibi dertlere sahip olmadan sadece işinize konsantre olabilirsiniz. Bu da doğal olarak veriminizi arttırır.
Üstelik tüm bu hizmetlerle birlikte bir sonraki “Ortak çalışma Alanları: Ben de Parçasıyım / İyiliğe Katkıda Bulunuyorum” başlıklı yazımızda da işleyeceğimiz gibi ortak çalışma alanlarında sadece çalışarak çevreye, insanlara ve geleceğe katkı yapmanız da mümkün oluyor. Eğer ufak bir ipucu istiyorsanız @archerson.co instagram adresimize göz atabilir, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için yaptığımız şeyleri inceleyebilirsiniz.
Takipte kalın! O zamana dek görüşmek üzere.
Yorum Yap