SaaS (Software as a Service), Türkçe ifadesiyle hizmet olarak yazılım anlamına gelir. Kısaca SaaS, bilgisayarımıza herhangi bir yazılım indirmemize gerek kalmadan kullanabildiğimiz bulut tabanlı uygulama/hizmet türlerine verdiğimiz isimdir.
Genel olarak bulut tabanlı servislerin çoğu SaaS‘tır. Şirketler tüm yazılım alt yapılarını kendi bünyelerinde veya Microsoft Azure gibi platformlarda bulundururlar. Örneğin Netflix, lisanslı filmleri internet üzerinden seyretmemizi sağlayan bir video platformudur. Yazı yazmak için kullandığımız Google Docs ve form doldurma aracı olan JotForm’u da SaaS şirketlerine örnek olarak verebiliriz. Ayrıca SaaS endüstrisinin 2025 yılına dek toplamda 229 Milyar Euro olacağı şimdiden öngörülmektedir.
SaaS İş Modelinin Avantajları ve Dezavantajları Nedir?
Avantajlar:
Öncelikle SaaS iş modelinin kullanıcılar açısından en büyük avantajlarından biri, herhangi bir yazılım indirmeye gerek kalmadan sadece internet kullanarak SaaS platformlarına ulaşabilmeleridir.
Erişilebilirlik: Her zaman, her yerde ve herhangi bir laptop ya da tabletle platformların erişilebilir olması kullanacılar açısından oldukça güzel bir avantajdır. SaaS platformlarını kullanabilmek için ihtiyacınız olan tek şey internettir.
Güncellemeler: SaaS platformlarının bir diğer avantajı ise güncellemelerle uğraşmayacak olmanızdır. SaaS platformları bulut tabanlı platformlar oldukları için otomatik olarak güncellenirler.
Kaydetme ve Depolama: Eğer siz de sürekli depolama alanı dolu uyarısı alıyorsanız ve oluşturduğunuz dosyalar bu sebeple kayboluyorsa yani tüm emeğiniz boşa gidiyorsa, SaaS platformlarının kullanıcıları için sunduğu bir diğer avantaj da oluşturduğunuz dosyaların ya da belgelerin bulut üzerinde, internet aracılığıyla anlık olarak kaydedilmesidir. Bu şekilde depolama alanınız dolu bile olsa hiçbir dosyanızı kaybetmezsiniz.
Entegrasyon: SaaS platformlarının sunduğu bir diğer avantajsa, kullandığınız SaaS hizmetini başka hizmetlerle entegre edip verimliliğinizi sınırsızca arttırabiliyor olmanızdır. Örneğin JotForm’u 100’den fazla hizmet ile entegre edebilirsiniz. Mesela Google Calendar ile JotForm’u entegre ederek toplantınızı otomatik olarak Google Calendar’a ekleyebilir veya form yanıtlarınızın Slack grubunuzda paylaşılmasını sağlayabilirsiniz.
Dezavantajlar:
İnternet Bağlantısı: SaaS platformlarının belki de en büyük dezavantajı, internet olmadan bu platformları kullanamıyor oluşunuzdur. Jeneratörünüzün ve haberinizin olmadığı ani elektrik kesilmelerinde ya da büyük ölçekli internet bağlantısı sıkıntılarında, SaaS platformları kullanarak yaptığınız bir toplantınızın ortasındaysanız ya da iş arkadaşlarınızla ortak bir Google docs dosyası üzerinde çalışıyorsanız birden bire işinizi yapamayacak konuma gelebilirsiniz.
Regülasyonlar: SaaS iş modeli gereği, tüm veri ve alt yapısını bulutta bulundurur. Bu aynı zamanda tüm verilerinizin internete olduğunu ve korsan saldırılarına açık olduğunu gösterir. Eğer SaaS şirketi sahibiyseniz KVKK, GDPR gibi kavramlarla daha içli dışlı olmanız gerekebilir.
Güvenlik Zafiyetleri: Şifrenizin çalınması durumunda tüm verilerinizi kaybedebilirsiniz. SaaS servisine yapılacak bir hacker saldırısı, hizmeti işlevsiz hale getirebilir.
B2B VE B2C SaaS Arasındaki Farklar Nelerdir?
B2B ve B2C SaaS arasındaki en büyük fark marka bilinirliğidir. Eğer bir şirketiniz yoksa veya şirketiniz SaaS servisleri kullanmıyorsa ve ben Salesforce’u biliyorum diyorsanız, muhtemelen Salesforce gereğinden fazla reklam harcaması yapmıştır.
B2B SaaS’lar daha çok iş geliştirme, verimlilik ve dönüşüm oranı arttırma gibi konulara odaklanırlar. Örneğin, Popupsmart’ın değer önerisi “satışlarınızı arttırın” olurken Spotify’ın değer önerisi “kişiselleştirilmiş müzik listeleri oluştur ve müziğin tadını çıkar” olabilir.
B2B SaaS’larda uzun satış döngüleri vardır. B2B SaaS web sitelerinde “Demo görüşmesi gerçekleştirmek ister misiniz?” “Aylık bedel 100 dolar” gibi ifadelerle karşılaşabilirsiniz. B2B SaaS’ların kullanıcıları daha çok C-level yöneticilerden oluşur. B2B kullanıcıları daha çok Twitter ve LinkeIn kullanır.
B2C servisler ise tüketici problemlerine odaklanır, marka bilinirliğine önem verir. B2C SaaS’ların reklam harcamaları daha yüksek, satış döngüleri çok daha kısadır. Örneğin, Canva başlangıçta öğrencilerin proje tasarımlarını daha kolay yapabilmesi için oluşturulmuş bir sitedir. B2C SaaS kulanıcıları daha çok Instagram ve Pinterest gibi siteleri aktif olarak kullanırlar.
As a Service Piramidi Nedir?
SaaS, PaaS ve IaaS kavramları bize katman-katman bulut servislerinin nasıl çalıştığını gösterir. Tüm kavramlar aslında baktığınızda iç içedir. Örneğin Hizmet olarak Platform (PaaS) alt yapılarını kullanarak bulut üzerinden bir SaaS (Hizmet Olarak Yazılım) uygulama geliştirebilirsiniz.
IaaS: İngilizce açılımı ile Infrastructure as a Service ismini Türkçe’ye Hizmet Olarak Altyapı şeklinde çevirebiliriz. IaaS dinamik ve esnektir; şirketler genelde işlem gücü, depolama gibi ihtiyaçlarına göre IaaS hizmeti satın alırlar ve üzerine istedikleri işletim sistemini kurarlar. IaaS hizmeti veren şirketlere örnek olarak Microsoft Azure ve Google Compute Engine verilebilir.
PaaS: İngilizce açılımı ile Platform as a Service ismini Türkçeye Hizmet Olarak Platform şeklinde çevirebiliriz. Kullnadığınız platformların dilleri belli olsun, ağ, sunucu ve depolama gibi sorunlarla uğraşmak zorunda kalmadan yazılım geliştirmek istiyorum diyorsanız Microsoft Azure gibi platformları tercih edebilirsiniz. PaaS kısaca depolama, sunucu gibi hizmetlerin 3. taraf sağlayıcılar ile sağlandığı sizin bulut üzerinden uygulama geliştirmenize yarayan servis türüdür.
SaaS: İngilizce açılımı Software as a Service olan ve Türkçe’ye hizmet olarak yazılım olarak çevirilebilir. Uygulamaların herhangi bir kurulum gerekmeksizin bulut üzerinden hizmet vermesine denir. Genellikle son kullanıcıların kullandığı bulut tabanlı uygulama türüne denir.
Türkiye’de SaaS Modeliyle Çalışan Firma Örnekleri
Jotform, Prisync, INBOX, UserGuiding, Appcircle gibi şirketler Türkiye’de SaaS modeliyle çalışan şirketlere örnek olarak gösterilebilirler.